Kurmeşli gençler Wiesbaden de ikinci buluşmasını gerçekleştirdiler. .jpg)
.jpg)
5-6 Ekim'de Galatasaray Üniversitesi'nde yapılması planlanan Sebahat Tuncel'in de konuşmacı olduğu
Cumartesi anneleri/insanları, 389. haftada, Devrimci 78'liler Federasyonu tarafından 3 Eylül'de açılan 12 Eylül Utanç Müzesini ziyaret etmek için Ankara'da bir araya geldi..jpg)
"Böyle bir hilkati garibenin bırakın dediklerini, ismini bile kaile ve kaleme almak yakışır mı? Ona cevap vermek için harcayacağım zamana, emeğe değer mi?" diye düşünmekten alıkoyamadım kendimi... Ama böyle bir rezilliğin cevabı da olmalı, kadın köşe yazarlarına baktım da pek bir kaile almamışlar bu fakiri ruhiyeyi! Ancak bu akıl ve ruh yoksunu dişi müsveddesine, bir kadın, bir anne, bir Kürd olarak, cevap vermezsem de kıvranacağım..jpg)
Roboski’de kaza yapan askerlerin yardımına koşan katliam mağduru Roboskililer, o anı anlattı. Katliamda oğlunu kaybeden Emine Ürek, ‘Yerde yatan asker bana bakıp ‘anne’ diye bağırınca koştum, elini tuttum. Ölmemesi için dua ettim” dedi. Medya ve bazı çevrelerin bu yardım eline şaşmasına da Emine Ürek şu yanıtı verdi: “Bizim çocuklarımız bombalandığı zaman bizim yardımımıza gelmediler ama bizler onların yardımına koştuk. Bizimki anne yüreği” dedi.
Yargıtay’ın, "Sosyalist Gençlik Derneği’nin MLKP/KGÖ ile organik bir ilişkisi tespit edilememiştir” kararı bulunmasına karşın, Kandıra 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde yaklaşık 3 yıldır tutuklu bulunan Balıkesir Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisi Uğur Ok, 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Işığımı kaybetmek istemiyorum
Doktorun yanlış yönlendirmesiyle lazer ameliyatı sonucunda sağ gözünü kaybeden göz tansiyonu ve miyop hastası Sevim Er, şimdi de “KCK” adı altındaki bir operasyonda tutuklanıp konduğu Bakırköy Cezaevi’nin zor koşullarında ameliyat olamadığı için sol gözünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.
Işığımı kaybetmek istemiyorum
Doktorun yanlış yönlendirmesiyle olduğu lazer ameliyatı sonucunda sağ gözünü kaybeden ileri derecede göz tansiyonu ve miyop hastası Sevim Er, şimdi de “KCK” adı altındaki bir operasyonda tutuklanıp konduğu Bakırköy Cezaevi’nin zor koşullarında ameliyat olamadığı için sol gözünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.
Doğuştan göz tansiyonu ve ileri derecede miyop hastası olan Sevim Er, iki kez ameliyat olduktan sonra senelerdir taktığı gözlüklerden kurtulma umuduyla İstanbul Aksaray’da bulunan Vatan Hastanesi’ne gitti. Yüksek göz tansiyonu olan hastalara kesinlikle lazer ameliyatı yapılmaması gerektiği bilinmesine rağmen, kendisini muayene eden Savaş Dervent isimli göz doktorunun lazer ameliyatı olması yönündeki teşviki sonucunda Er’in hayatı altüst oldu. Alman Hastanesi’nde gerçekleşen ve Dr. Dervent’in bizzat yaptığı ameliyat sonrası, Er, bırakın gözlükten kurtulmayı gözlükle de göremez hale geldi.
‘Bu son şansım’
2005 yılından itibaren siyasete atılan Sevim Er, BDP Beyoğlu il yönetim kurulu üyesi olduğu 2010 yılında, sağ gözünü kaybetmesine ve sol gözünün giderek ağırlaşmasına neden olan, Hipokrat yeminini çiğneyerek görevini kötüye kullanan Dr. Savaş Dervent aleyhine tazminat davası açtı. Ancak dava devam ederken bu kez polis ve yargının hedefi oldu. 28 Ekim 2011 tarihinde çalıştığı BDP İstanbul Siyaset Akademisi’ne yapılan operasyonda tutuklanıp Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne konuldu.
Retina yırtılması riskiyle karşı karşıya kalan ve üstüne üstlük katarakt olan Er’in, 1 yıldır tutuklu bulunduğu cezaevinin kötü koşulları ve görme mesafesi darlığı nedeniyle bu kez de sol gözü tehlikede. Acilen ameliyat olması gereken Sevim Er, bu koşullarda ameliyat yaptırmamasını şöyle açıklıyor: “Şu anda sol gözüm yüzde 10 görüyor. Bu, çok riskli bir ameliyat, cezaevi koşullarında olamam. Bu son şansım, çünkü ışığımı kaybetmek istemiyorum.”
